7 Temmuz 2010 Çarşamba

YAVAŞ YAVAŞ ÖLMEYİN LÜTFEN!

Hani bazen kalırsınız, tek bir söz söyleyemeyecek halde, diliniz ağzınızın içinde öylece durur, gözleriniz sabitlenir, yüzünüzde aptal bir sarkma. Olmaz mı size böyle?


Bana çok olur. Bir cümlede, ezgide, bazen bir resimde yada manzarada öylece kalırım.KAL GELDİ hali.

Dışarıdan bakan için pek komik olan bu halle ben, dün sabah kalakaldım. Şansa kimse o görüntümü görmedi:)



Bir şair varmış, evrende yaşayıp terk etmiş bedensel olarak ama binlerce insanın gönlünde yaşıyor. Adı Pablo Neruda. 1904’te Şili’de doğmuş, 1971’de Nobel Edebiyat Ödülü almış, 1973’te sonsuzluğa göçmüş. Hayatını merak edenler wikipedia’dan okuyabilirler.

Bu şahsın bir çok şiirinden bir tanesini, Facebook ortamında bizlerle paylaşmış bir dost. Bazen facebookta bunca şeyi paylaşanlara -ki buna bende dahilim.- neden yapıyoruz diye sorar oluyorum

Ama bakın ne güzel bir şey paylaşmış bu arkadaş. Sonra girdim internete ve araştırıp ucunu buldum ve blog severlerimle paylaşıyorum tabii kendi yorumumla...



Yavaş yavaş ölürler,

Seyahat etmeyenler.


Yavaş yavaş ölürler,

Okumayanlar, müzik dinlemeyenler.

Vicdanlarında hoşgörüyü barındırmayanlar.


Yavaş yavaş ölürler,

Alışkanlıklarının esiri olanlar.

Her gün aynı yolları yürüyenler.

Yürüyüş biçimini hiç değiştirmeyenler.

Giysilerinin rengini değiştirmeye yeltenmeyenler.

Tanımadıklarıyla konuşmayanlar.


Yavaş yavaş ölürler,

Tutkudan,heycanlardan ve duygulardan kaçanlar.

Tamir edilen kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı görmek istemekten kaçınanlar.


Yavaş yavaş ölürler,

Aşkta ve işte bedbaht olup, yön değiştirmeyenler.
Rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar.

Hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına çıkmamış olanlar.


Yavaş yavaş ölürler,

Özsaygılarını ağır ağır yok edenler.

Kendilerine yardım edilmesine izin vermeyenler.

Ne kadar şanssız oldukları ve sürekli yağan yağmur hakkında bütün hayatlarınca yakınanlar.

Daha bir işe koyulmadan o işten el çekenler .

Bilmedikleri şeyler hakkında soru sormayanlar, bildikleri şeyler hakkındaki soruları yanıtlamayanlar.






Deneyelim ve kaçınalım yavaş ölümlerden.

Anımsayalım her zaman,

Yaşıyor olmak, yalnızca nefes alıp vermekten çok daha büyük bir çabayı gerektirir.

Yalnızca ateşli bir sabır ulaştırır bizi muhteşem bir mutluluğun kapısına.



Nedersiniz şiirin gücü bu olsa gerek, her satırında büyük öğütler taşıyabilmek.

Ben neden kaldım bölümüne gelirsek, hayatlarına bir şey katmayanları her zaman sığ bulmuşumdur. Bir insan eğer bu dünyada yaşama şansına sahipse bu öylesine doğum-ölüm doğrusunda olmamalıdır düşüncesindeyim. Yaşamım boyunca da böyle düşünen insanları hayat kapımdan içeri sokmamaya, yanlışlıkla maskelerinin alından pulundan etkilenip soktuysam, özenle dışarı atmayı kendime görev bilmişimdir. Her sene yeni bir yer görmeyi, birkaç kitap okumayı, bilmediğim tanımadığım biriyle sohbet etmeyi, yeni bir şey öğrenip şaşırmayı da kendime görev bilmişimdir.Bildiklerimi başkalarına anlatmaktan hezaman keyif almışımdır, amaç üstünlük olmamıştır. En az 1 kez aşırı mantıksız bir aksiyonda bulunup kendimi bile şaşırtmışımdır. Sızlanacak ve değiştirmeyeceksem konuşmamaya özen göstermişimdir.

Siyahtan vazgeçmeyi hala denemekteyim. Arabamın Ev rotasını zaman zaman manzaralı olsun diye sahilin trafiğine sokmuşluğum vardır. Çok mutlu olduğumda sokakta zıplayabildiğimi görünce KALDIM.

Hadi sizler de bakın bakalım nelerden dolayı bu şiiri okurken kaldınız.

Eğer eksik olduğunu düşündüğünüz bir satır varsa bence şiiri geliştirebiliriz.

6 yorum:

  1. Melis der ki: Kendimi bir tek o satırda buldum. "Ne kadar şanssız oldukları ve sürekli yağan yağmur hakkında bütün hayatlarınca yakınanlar."
    Ama şanslı olduğum durumları asla inkar etmedim

    Yağmur konusu çözümsüz her daim varolacak!!!

    tesekkurler yorumuna dostum:)

    YanıtlaSil
  2. İnsanın doğasında değişiklik istemek vardır. Herkes bunun için yaşar farkında olmadan. Geri kalan ise sadece alışkanlıktır. Aslında alışkanlıklar stabil bir hayatın gereğidir ama ne zaman ki alışkanlıklar sizi değişiklik yapmaktan alıkoyar işte o zaman hayat çekilmez olur.

    Her ne kadar biz bu ülkede kendimize güvenen insanlar olarak yetiştirilmesekde bir yanımızda cengaverlik vardır ama bunun ne zaman ortaya çıkacağıda belli olmaz

    YanıtlaSil
  3. Onun iç,n bize ÇILGIN TÜRKLER diyorlar!

    YanıtlaSil
  4. Alışkanlıklarıma bağlılığım ile çılgınlıklar yapmak arasında hep gidip gelmişimdir...birinin rahatlatıcı bilindik yüzü diğerinin bilinmeyen, bazen riskli ama heyecan vaad eden yüzü
    tercihim bilinmeyen sularda daha çok vakit geçirmek...

    YanıtlaSil
  5. linetim, bu yorumundan sonra bence sende bir blog acip yazmalisin:)tskrler...ve bilinmeyen sularda guzel salınımlar dilekleimle...

    YanıtlaSil
  6. KAL GELDİ
    Yorum yapamıyorum
    yapmak istiyorum ama şiire kelimelerle ulaşamıyorum sadece beynim düşünüyorum aklımsa yorumluyor ama cümle bile oluşturamıyorum
    o zaman ilginç
    umarım birçok insan bu yazıyı okur ve hayatı bomboş bir hiç gibi yaşamaya devam etmez

    YanıtlaSil