14 Şubat 2010 Pazar

AŞKIN 3 HALİ!

Evet bu gün büyük bir gün...Kime göre tartışılır ama tüm dünyada extra sevgi bağları kurulan bugünde doğan sinerji bile yeterli.
Bildiğiniz gibi bugün 14 Şubat yani nam-ı diğer SEVGİLİLER GÜNÜ.
Ben de sevgilisiz olan bu 2. sevgililer günü için birkaç satır karalamak istedim , biliyorum sevgilisiz olunca hadime düşmüyor yazmak diyebilirsiniz ama bir zamanların hatırına yazıyorum sizlerde beni affedinJ
Bu gün öncelikle kendine bir ekonmik dalga yarattığı için tebrik edilesi bir gün.Alışveriş merkezlerindeki kalabalıklığı size anlatamam, heryer biraz kırmızı biraz beyaz çok çok kalpli....
Yani bu günün simgesi KALP...Meşhur organımız kendisine bunca yükün yüklendiğinin farkında mı diyede sorup dururum zaman zaman.
Bende bunle ilgili AŞK’ın 3halini yazayım dedim...
İlk önce KATI ile başlayalım.Kırılmaz bükülmez, erirse şekil değiştiren madde
Aşkın katı hali nasıl olur derseniz.Hani ilk tanışırsınız.İlk bakışlar ve titreyişler çarpıntılar ve heycan selleriyle dolu saniyeler.İşte katı hali bu yani elle tutulur gözle görülür, kokusu vardır, tadı vardır.Ağırlığı vardır yani 5 duyu bunu iyice kavrar.Kavrar ama duyularımıza güven olmadığı apaçık olarak bilim adamları tarafından ortaya konmuştur.Patates ve elmayı burnunuz kapalıyken ayırtedemezseniz.Bu sebepten aşkın katı hali bence en güzel halidir.
Gerçeklerden uzak, hayali bir his yani.
Derken tanışıklık ilerler, istekler ve beklentilerle bezenen AŞK ne hale gelir.Vıcık Vıcık bir durum.Herkesin eli herkesin cebinde, duygular kurcalanır, bipleyen telefona mesajlar gelir merak kediyi bile öldürür.Anlaşılmak için gözyaşları dökülür,anlaşılmıyor diye akşamları içmeye gidilir, istekler sıralanmadan anlaşılsın istenir, herşey deşifre edilir.İşte AŞKın SIVI hali böyle bir durum.
Katıdan daha uzun bir süreç bu.Bardak ölçülebilen bir sıvı ile doldurulmuştur.Artık rengi yoktur, ağırlığı hala mevcut olmasına rağmen tadı bir hoş olmuştur.bazen keyif verir ,bazende acı gelir.Onsuz kalamazsın çünkü sıvısız yaşayamazsın.Bardak arada çatlasa bile sorun yok çünkü onu yamayacak çok ama çok madde var.Bu maddelerin çok olduğunu bilmekte bardağı zedelemeyi kolaylaştırır.
Yavaş yavaş çatlaklardan akar sıvı dışarıya, bazen yeni bir kaba dolar bazen de heba olur uçar gider.
En zor olanı ise AŞKın GAZ halidir.Gaz bulunduğu yeri tamamen doluran ama gözle görülmeyen , tadılamayan, ağırlığı ölçülemeyen bir maddedir.Aşkın ne yazıkki en acı hali budur.Bu hal genelde ömür boyu sürer.Onun varlığını her an her saniye hissedersin ama göremezsin.Dokunmazsın, acı çekersin bir yandan, diger taraftanda orda olduğunu bilmenin ve her boşluğu doldurduğunu hissetmiş olmanın rahatlığını yaşatırsın kalpcağızına.Zaman zaman dokunasın gelir, garip hareketler yaparsın havada elerinle hissetmek için onu, beklersin bir deli rüzgar esse, bir kuş uçsa kanatlarından estirse o esintiyi kalbin çarpar heycan duyarsın, birden gözlerin yaşarır, onun tuzlu tadını hatırlarsın.Güneşe bakar gülümsersin bilirsin bütün gazların orada toplandığını huzur duyarsın, Aya bakar hüzünlenirsin bilirsin orada hiç gaz olmadığını istemezsin orada olmak ama içten içte birgün havasız kalacağın bir yer olduğunuda anımsayarak...
Gaz hali bitmez aşkın siz iysimi katı halini oldukça uzatın ki sıvı ya geçiş sevgiyle olsun...
Nice nice sevgililer gününe...
Evliler diyebilirski biz sevgili değiliz diye saygım sonsuz ...

4 yorum:

  1. sevgilier günü boş bir hikayedir..
    evli olarak ben hayatımın en güzel anlamı sevgilim olan kocamdır :) eline sağlık ,bu yazının çıkış noktasını çok beğendim..ha bide maddenin 4ncü hali de vardı değil mi :) plazma için ne yazacaksın onu merak ettim..:)))

    YanıtlaSil
  2. süpersin arkadaşım :)

    YanıtlaSil
  3. gerçekten çok güzel anlatmışın
    ilk defa klişe anlamlı olmadan da aşkın tanıtımını okumuş oldum

    YanıtlaSil
  4. Aşk'ın halleri bu kadar mı tam 12 den tanımlanabilir? Kalemine sağlık güzel kadın...

    YanıtlaSil